… 

Türk spor camiası kısa bir süre önce bir şampiyonunu, güreşçi Reşit Karabacak’ı kaybetti. Vefalı güreş Federasyonu Başkanı Musa Aydın’dan onun sağlık durumunu takip ediyordum. Son olarak vefatını öğrenince gözlerimin önünden yıllar akıverdi. Bakın neler aklıma geldi?

…

Tofaş Spor Kulübü’nün doğuşu ilginçtir. 1970’lı yıllarda Bursa’daki fabrikalar kendi aralarında maçlar yapmaktadır. Bu maçlardan birinde TOFAŞ voleybol takımı  MAKO’ya  3-0 yenilir. Bu maçın ertesi günü Koç Holding üst düzey yöneticisi ve ülkemizdeki otomotiv sanayinin kurulmasına Vehbi Koç’un yanında öncülük eden Bernar Nahum Bursa’ya gelir.

Önce ziyaret ettiği MAKO’da, ona maçtan söz ederler. Daha sonra TOFAŞ’ı ziyaretinin ardından Çelik Palas’ta TOFAŞ’lı yöneticilerle yemek yenir. Bu yemekte Bernar Bey sözü dönüp dolaştırıp, voleybol maçına getirir ve sorar:

“Kuzum koca TOFAŞ, küçücük MAKO’ya nasıl yenilir? Bu nasıl olur? Bu işten kim sorumludur?” Bunun üzerine o dönem Personel Müdürü olan ve sonrasında TOFAŞ Spor Kulübü’nün kurucusu Yalçın İpbüken söze atılır. Kendisinin sorumlu olduğunu ama MAKO voleybol takımının işi voleybol olan profesyonellerden kurulu olduğunu anlatmaya çalışır. Ama Bernar Bey ikna olmaz. Yalçın İpbüken “Gerekirse biz en iyisini yaparız efendim” deyince Bernar Bey “Yap da göreyim.” der.  Böylece  şifayi talimat alınmış olur ve Tofaş (SAS) Spor Kulübü doğar.

Tofaş (SAS) Spor Kulübü 1974’de kurulduktan sonra basketbol takımı II. Ligden, I. Lige çıkar. O dönem TOFAŞ Oto Ticaret’in başında olan İnan Kıraç bir gün Yalçın İpbüken’e “Yalçın siz basketbolda iyi işler yapıyorsunuz. Ama Vehbi Bey güreşi ve Yaşar Doğu’yu çok sever. Hep hayalinde Yaşar Doğu gibi Türkiye’yi temsil eden bir güreşçiye destek olmak var. Bu konuyu bir düşün. Düşün hatta yap.” deyince de TOFAŞ (SAS) Güreş Takımı doğar.

Bu süreçlerin içinde gazeteciliğe yeni başlamış bir muhabir olarak ben, basketbol, atletizm ve güreş takımlarının peşinde koşuyordum. İşte o dönemlerde Reşit Karabacak’ı tanıdım. Dost olduk.

TOFAŞ SAS Güreş Takımı Ankara’da 3-4 Kasım 1976 tarihleri arasında yapılan Türkiye Kulüpler Güreş Şampiyonası’nda 8 takım arasından Türkiye Şampiyonu oldu. Bu şampiyonluk TOFAŞ Spor Kulübü tarihinin tüm branşlardaki ilk Türkiye Şampiyonluğu’ydu. Takım şu isimlerden oluşuyordu:

“48 kg: Mehmet Yalçın-Ömer Sakızcı, 52 kg: Kamil Özdağ, 57 kg: Seyit Ali Aker, Fehmi Sarı, 62 kg: Nurettin Kurt, 68 kg: Mehmet Sarı, 74 kg: Reşit Karabacak, 82 kg: Mehmet Öztürk, Halil İbrahim Oktay, 90 kg: Ayhan Taşkın, 100 kg: Mehmet Güçlü, Ağır: Hüseyin Çokal.”

Bu şampiyonluk ile Avrupa Müesseseler Şampiyonası’nda ülkemizi temsil etmeye hak kazanan TOFAŞ,  13-14 Kasım 1976 tarihleri arasında Bursa’da oynanan Avrupa Şampiyon Kulüpler Yarı Final maçlarında Bulgar Haskova ve Polonya’nın Stal Rzeszow takımları ile mücadele etti ve finallere katılma hakkını elde etti.

TOFAŞ SAS Güreş Takımı Avrupa Şampiyon Kulüpler Final maçlarında 18-19 Aralık 1976’da Yugoslavya’nın Koçani kentinde İtalyan Genova Sider ve Yugoslav Koçani Spartak ile Avrupa Şampiyonluğu için yarıştı. TOFAŞ SAS Güreş Takımı burada şampiyon olarak ülkemize ilk Avrupa Kulüpler Şampiyonluğu’nu getirdi. Bu aynı zamanda TOFAŞ’ın da ilk ve tek Avrupa Şampiyonluğu oldu. Avrupa Şampiyonu Güreş Takımı şu sporculardan oluşuyordu:

“ 48 kg: Mehmet Yalçın-Ömer Sakızcı, 52 kg: Kamil Özdağ, 57 kg: Seyit Ali Aker, Fehmi Sarı, 62 kg: Nurettin Kurt, 68 kg: Mehmet Sarı, 74 kg: Reşit Karabacak, 82 kg: Mehmet Öztürk, Halil İbrahim Oktay, 90 kg: Ayhan Taşkın 100 kg: Mehmet Güçlü, Ağır: Hüseyin Çokal.”

Bu süreçlerin hepsini izleyen genç bir gazeteci olarak güreş takımındaki dostlarımdan biri de Reşit Karabacak’tı. O ülkemize ve kentimize Balkan Oyunları’nda, Akdeniz Oyunları’nda ve Avrupa Şampiyonalarında, altın madalyalar getirdi. Ardından Dünya Şampiyonaları’nda kürsüde bayrağımızı dalgalandırdı. Daha sonra güreşimize antrenör olarak hizmet etti.

2006 yılına geldiğimizde, Tofaş Spor Kulübü’nde yöneticilik yaptığım dönemde, üst yönetimimizin talimatı ile bir vefa projesi olarak, bu şampiyon kadroyu ve antrenörlerini bir araya getirme talimatı almıştım.

O organizasyonda Sevgili Reşit Karabacak ile birlikte eski kadroya ve antrenörlere ulaşmıştık. Onun da yardımı ile tüm kadroyu(hayatta olan), antrenörleri ve işin Tofaş boyutunda o dönemin yönetici büyüklerimizi ve o dönem birlikte olduğumuz Bursa basınındaki arkadaşları bir araya getirip, bir 30. yıl kutlaması yapmıştık. Gözyaşları içinde bir gece geçirmiştik. İyi ki bu vefayı göstermişiz. Teşekkürler, TOFAŞ.

Şimdi Reşit Karabacak da aramızdan ayrıldı. Yeri doldurulmayacak bir şampiyon ve insandı. Türk güreş camiasının ve Tofaş Spor Kulübü camiasının başı sağ olsun.

Dr. Murat KUTER

TOFAŞ Spor Kulübü Eski Yöneticisi

TOFAŞ Bursa İlişkiler Danışmanı

TMOK Üyesi